watermark logo

En garip icatlar

8 Baxış
azvideo
azvideo
06/17/21

Ünlü bilim kurgu yazarı Arthur C. Clarke 1951’de yazdığı bir kitabın 111. sayfasında şöyle diyor: “Buluş ve keşif tarihinden bir şey öğrendiysek, o da uzun vadede en cüretkar kehanetlerin gülünç derecede muhafazakâr görünmesidir.” Ne demek bu? Gelecek hakkında atıp tutarken o kadar da kendinden emin olma. En cüretkar, en iddialı kehanetler bile bir gün gerçek oluyor. Gerçek olmakla kalmıyor, biz öyle bir alışıyoruz ki onsuz bir hayat komik geliyor.
“Geliyor bu gelmekte olan şeyler” diyebileceğimiz türdeki geleceğe dair bu icatları en yakınındayken bile göremeyenler var bir de... YouTube’un kurucularından Steve Chen 16 yıl önce şöyle demiş mesela: “Her şey iyi güzel de izleyecek çok fazla video olmaz herhalde...” Cüretkar bir kehanet. Bu söz söylendikten kısa bir süre sonra 23 Nisan 2005’te YouTube’a ilk video yüklendi. 1 yıl sonra YouTube’u Google satın aldı. 1.65 milyar dolara... Bugün, tam 16 yıl sonra yine bir Nisan ayındayız. Bu ay YouTube’dan 1 değil, 16 değil, 160 değil, 160 milyar video izlenecek :) Bırakın Steve Chen’i, 2005’te yapılan en abartılı tahminleri bile gülünç derecede muhafazakar gösteren sayılar bunlar. O yüzden gelecek hakkında atıp tutarken o kadar da kendinden emin olmamak lazım.
İşte belki de bu tür başarı hikayelerinden etkilenen pek çok girişimci her yıl yüzlerce icat çıkarmaya çalışıyor. Bu noktada ünsüz bilim kurgu yazarı Fehmi amca ne diyor? “Başımıza icat çıkartma!” Bu sözlerden artık bıktığımızı biliyorum. Geleceği tahmin etmenin en doğru yolunun onu tasarlamak olduğunu da biliyorum. Ama bugün size bilmediklerinizi göstermek istiyorum. Her tasarımın, her icadın sonu bir başarı hikayesiyle bitmiyor. Hatta bazıları keşke başımıza bu icadı çıkartmasaydın bile dedirtiyor.
Mesela... Son yıllarda karşılaştığım en garip icat Necomimi’yi başınıza takıyorsunuz. Üzerindeki sensörleriyle beyin dalgalarınızı okuyor, duygu durumunuzu algılıyor. Sonra da bunu üzerindeki kedi kulaklarına hareket olarak yansıtıyor. İlginizi çeken bir şey mi gördünüz? Kedi gibi kulaklarınız dikiliyor. Köşenizde rahat rahat takılıyor musunuz? Kulaklar sarkıyor. Bir işe dikkatinizi verip çalışıyor musunuz? O sırada kulaklarınız kıpraşıyor. İlk çıktığında özellikle Japonya’da epeyce bir sükse yapmış ve hatta Time dergisinin icatlar sayısına konu bile olmuş ama artık satışına son verilmiş anladığım kadarıyla. Beyin dalgalarını ne kadar yakalayabildiği ve duygu durumlarını algılayabildiği konusuysa epeyce bir şüpheli.
İnsanlardaki selfie takıntısını Instagram çok iyi yakaladı ve doğru zamanda, doğru adımları atarak çok büyük bir başarı hikayesine kavuştu. Aynı rüzgarla gemisini yürütmeye çalışan en garip icat herhalde bu tost makinesidir. Size özel olarak üretilen bu makine için önce fotoğrafınız Photoshop’la düzenleniyor, sonra CAD programına aktarılıyor, orada kalıp için hazırlıkları tamamlanıp CNC makinesine gönderiliyor. Bu kalıpla özel olarak üretilmiş tost makinelerine yerleştiriliyor ve size gönderiliyor. Siz de sabahları afiyetle kendi kafanızı yiyorsunuz. Kafayı yiyeceğim :) Başımıza icat çıkart ama başımı icada dönüştürme bari... Nedir bu kendi kafamıza duyduğumuz sevgi, anlaması gerçekten zor. Televizyonda tanıtımını yapan kişi de 8 yıllık tıp eğitiminin ardından kariyerinde yeni bir zirveye ulaşmış gibi. Bu ekmeklere bakınca sadece onun yüzünü değil, en gelişmiş foton yakalama, onu yazılımla dönüştürme, sonra da bir kalıba döküp tekrar gerçek dünyaya aktarma şeklinde geliştirdiğimiz tüm teknolojik icatların sonuçta neye dönüşebileceğini de görüyoruz. Afiyet olsun!

Daha çox göstər

0 Şərhlər Sırala

Heç bir şərh tapılmadı

Növbəti